Bebekler ateşlenir, hastalanır. Bu çok normaldir ve hatta olması tercih edilendir. Bağışıklık sistemi gelişir, vücut direnci artar, hastalıklarla mücadele etmeyi öğrenir. Kısaca çocuklar hasta olarak büyürler. Ama gel de bunu tecrübesiz ve endişeli anne-babaya yani bize anlat :)
İlk ateşlendiğinde bir saatte atlatmıştık neredeyse. Ama asıl hastalanması aralık ayının ilk haftasında yani 10. ayını doldurduğu günlerde oldu. Ateşi 39.5 olduğunda panikledik, ilaç verdik. Buz gibi soğukta tamamen soyduk. İlk başlarda onunla oyun oynuyoruz zannedip gülü msüyordu yavrucak, fakat zaman ilerledikçe halsizlik, uykusuzluk sinirlerini bozdu. Yanımıza yatırdık. Arada birkaç dakikalığına sızıyor sonra gene uyanır ve ağlıyordu. Sabah 6 olduğunda dayanamadık ve hastaneye götürdük. 1 saat içinde ateşi düştü.
Onun o kocaman yataktaki minicik çıplak bedenini, ağlamaktan kıpkırmızı olan yüzünü, bizim yaptığımız maymunluklara gülmek için zorladığı dudaklarını, "ne olur bana" der gibi soran bakışlarını unutamam. Evet; babası ve benim için zor geçti birkaç gün. Onun halsiz, gülmeyen ve adeta yardım için yalvaran hali içimizi acıttı ama geçti gitti. Geriye annelik-babalık yolunda edindiğimiz tecrübe kaldı :)
Hastalıklar gelip geçici, basit olsun. Yaşamını etkilemesin yeter. Varsın güçlensin bünyesi ama canı çok acımasın. Ona gelecek her şey bana gelsin de onun gülen gözleri hiç değişmesin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder